Kendini Başkalarıyla Kıyaslamanın Bedeli

İnsanoğlu, doğası gereği sosyal bir varlıktır. Kendimizi diğer insanlarla karşılaştırmak, sosyal öğrenmenin ve gelişimin bir parçasıdır. Ancak bu doğal eğilim, modern toplumda çoğu zaman yıkıcı bir psikolojik baskıya dönüşür. Sosyal medyanın, görselliğin ve “başarı” hikâyelerinin sürekli ön plana çıktığı günümüzde, kıyaslama davranışı hiç olmadığı kadar yaygındır. İnsanlar kendi bedenlerini, kariyerlerini, ilişkilerini, kilo verme süreçlerini, hatta mutluluk seviyelerini bile başkalarınınkiyle karşılaştırır.

Özellikle kilo verme ve sağlıklı yaşam yolculuğunda kıyaslama, çok daha yoğun yaşanır. Çünkü bu süreçte insanlar sürekli olarak başkalarının “öncesi-sonrası” fotoğraflarını görür, çevresinden duyduğu yorumlara kulak verir ve kendi başarısını bu ölçütlerle değerlendirir. Ancak unutmamak gerekir ki her bireyin bedeni, yaşam koşulları ve psikolojisi farklıdır. Başkalarıyla kıyaslama, motivasyon kaynağı olabileceği gibi, çoğu zaman özgüveni sarsan, umutsuzluk yaratan ve süreci baltalayan bir alışkanlıktır.

Bu yazıda, kendini başkalarıyla kıyaslamanın psikolojik, sosyal ve fizyolojik etkilerini, bu davranışın altında yatan sebepleri, kıyaslamanın bedellerini ve sağlıklı alternatifleri ele alacağız.

Çankaya’dan Bahçelievler’e Moleküler Beslenme


Kıyaslama Neden Bu Kadar Yaygın?

  1. Sosyal Öğrenme Teorisi
    Albert Bandura’nın sosyal öğrenme teorisine göre insanlar başkalarının davranışlarını gözlemleyerek öğrenir. Dolayısıyla kıyaslama, öğrenme sürecinin doğal bir uzantısıdır.

  2. Sosyal Medyanın Etkisi
    Instagram, TikTok gibi platformlarda sürekli olarak “ideal beden” fotoğraflarına maruz kalmak, kıyaslamayı tetikler. Çoğu zaman bu fotoğrafların filtrelenmiş, düzenlenmiş ya da yalnızca en iyi açıların seçilmiş olduğu unutulur.

  3. Toplumsal Normlar
    Toplum, zayıf olmayı güzellik ve başarıyla ilişkilendirir. Bu nedenle bireyler, kendilerini başkalarıyla kıyaslayarak kendi değerlerini ölçmeye çalışır.

  4. İçsel Güvensizlik
    Kendine güveni düşük olan kişiler, değerlerini sürekli dışarıdan onay almaya bağlar. Bu da kıyaslama davranışını artırır.


Kıyaslamanın Psikolojik Bedelleri

  • Özgüven Kaybı: “O daha hızlı kilo veriyor, ben neden veremiyorum?” düşüncesi kişinin kendi sürecini değersiz görmesine yol açar.

  • Umutsuzluk: Sürekli geride hissetmek, bırakma isteğini tetikler.

  • Depresyon ve Kaygı: Uzun süreli kıyaslama, zihinsel sağlığı olumsuz etkiler.

  • Kendi Başarısını Görememe: Kişi kendi ilerlemesine körleşir.


Kıyaslamanın Fiziksel Etkileri

Psikolojik baskı, doğrudan fizyolojiye de yansır. Stres hormonu kortizolun artması, kilo kaybını zorlaştırır. Ayrıca kıyaslama sonucu gelişen umutsuzluk, kişiyi diyeti bozma, aşırı yeme ya da egzersizi bırakma gibi davranışlara yöneltebilir.


Sosyal Medya Kıyaslamaları

Sosyal medyada gördüğümüz insanların hayatlarının yalnızca küçük bir kısmı yansıtılır. “Öncesi-sonrası” fotoğrafları, “mükemmel vücutlar”, “başarı hikâyeleri” çoğunlukla gerçek hayatın tamamını yansıtmaz. Kendi sürecimizi bu yapay gerçekliklerle kıyaslamak, büyük bir haksızlıktır.


Aile ve Çevre Baskısı

Kıyaslama yalnızca bireysel değil, sosyal çevreden de beslenir. “Komşunun kızı üç ayda 10 kilo vermiş”, “Arkadaşın senden daha fit görünüyor” gibi yorumlar, kıyaslama baskısını artırır. Bu tür sözler kişinin motivasyonunu düşürür, değersizlik duygusunu körükler.


Kıyaslamanın Bedeli

  1. Sürekli tatminsizlik: Ne kadar kilo verilirse verilsin, hep daha fazlası aranır.

  2. Süreçten kopma: Başarısızlık hissi, kişiyi tamamen bırakmaya iter.

  3. Sağlıksız yöntemlere yönelme: Daha hızlı sonuç almak için zararlı diyetler ya da aşırı egzersiz yapılabilir.

  4. Kimlik krizine yol açma: Kişi, kendi değerini başkalarının ölçütlerine göre belirler.


Sağlıklı Alternatifler

  • Kendinle kıyasla: Başkalarıyla değil, kendi önceki halinizle karşılaştırın.

  • Gerçekçi hedefler koy: Sosyal medyadaki yapay standartlara değil, kendi yaşamınıza uygun hedefler belirleyin.

  • İlerlemeyi farklı ölçülerle takip et: Sadece kilo değil, enerji düzeyi, uyku kalitesi, ruh hali gibi faktörleri de değerlendirin.

  • Sosyal medya detoksu: Kıyaslamayı tetikleyen içeriklerden uzak durun.


Psikolojik Çıkış Yolları

  1. Farkındalık (Mindfulness)
    Anı yaşamak, kendi sürecine odaklanmak kıyaslamayı azaltır.

  2. Şükran Günlüğü
    Her gün kendi gelişiminizi yazmak, ilerlemeyi fark etmenizi sağlar.

  3. Terapi
    Özgüven eksikliği ve sürekli kıyaslama alışkanlığı terapiyle aşılabilir.


Kendi Değerini Fark Etmek

Kilo verme sürecindeki başarı, başkalarınınkiyle değil sizin yaşam koşullarınızla ölçülmelidir. Başarı; kilo kaybının yanı sıra kendini sevmek, sağlıklı alışkanlık kazanmak, enerjini artırmak ve yaşam kalitesini yükseltmek demektir.


Sonuç

Kendini başkalarıyla kıyaslamak, kısa vadede motivasyon gibi görünse de uzun vadede psikolojik ve fiziksel olarak zarar verir. Her bireyin yolculuğu benzersizdir. Önemli olan, başkasının değil, kendi sürecinizin değerini görmek ve kutlamaktır.

Unutmayın: Kendinizi kıyaslayabileceğiniz tek kişi, dün olduğunuz kişidir.

Belki defalarca başladınız… belki de hep bir şeyler eksik kaldı. Diyet listeleri indirildi, kalori hesapları yapıldı, spor salonlarına gidildi ama sürdürülemedi. Çünkü sağlıklı yaşam bir ezber değil, sizinle birlikte şekillenen bir süreçtir. Diyetisyen Aslı Aktürk olarak, yalnızca liste vermekle kalmıyorum; size özel, yaşam tarzınıza uyumlu, psikolojik ve fiziksel ihtiyaçlarınızı dikkate alan bir yaklaşım sunuyorum. Hedefiniz ister kilo vermek, ister hormon dengenizi yeniden kurmak, isterse bağırsak sağlığınızı iyileştirmek olsun, ben sizin yanınızdayım. Sizi tanımadan, hayatınızı dinlemeden, yargılamadan sadece neyin “işe yaradığını” değil, neyin “size iyi geldiğini” birlikte buluyoruz.

Zamanla yarışırken kendinizi ihmal ettiğinizi fark ediyorsanız, yalnız değilsiniz. Modern yaşamın hızlı temposunda çoğu zaman önceliklerimiz değişiyor, fakat bedenimizin verdiği sinyaller bir şekilde kendini hatırlatıyor. Uyandığınızda yorgun hissediyorsanız, öğün atlarken vicdan azabı duyuyorsanız ya da tartıdaki sayı bir döngü gibi inip çıkıyorsa, bu yalnızca “beslenme sorunu” değil; yaşamla kurduğunuz dengenin bozulduğunu gösterir. İşte tam da bu noktada birlikte yeniden inşa edebileceğimiz bir yolculuk başlıyor. Size özel analizlerle, bilimsel temelli ama esnek bir sistemle, hem ruhunuza hem bedeninize iyi gelecek bir denge kuruyoruz. Çünkü her bedene aynı reçete yazılamaz; siz eşsizsiniz, yolculuğunuz da öyle olmalı.

Kendinize yatırım yapmanın zamanı geldi. Ertelediğiniz her başlangıç, sizi biraz daha yoran bir alışkanlığa dönüşmesin. Bugün, hayatınızda bir fark yaratmak için doğru gün olabilir. Eğer hazırsanız, ister danışmanlık ofisimde yüz yüze, ister Türkiye’nin ya da dünyanın herhangi bir yerinden online olarak buluşabiliriz. İlk görüşmemizde sadece kilo değil; uykunuzdan stres düzeyinize, sosyal alışkanlıklarınızdan günlük rutinlerinize kadar her şeyi birlikte analiz ediyoruz. Hemen bana ulaşabilir, size özel süreci başlatabilirsiniz. Sizin hikâyeniz önemli, çünkü sağlık sadece bir hedef değil; her sabah uyanırken hissettiğiniz huzurun ta kendisidir.

Aslı Aktürk Altlık.jpg
 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir